Editmode
Gerçekliğin sürekli güncellendiği bu açık dünyada farklı rollere girdim. Yan görev olarak da yoldakileri rendera bıraktım.

Shelf
Bu objeler, işlevinden soyunup, benim yarattığım anlamı giydiklerinde, daha evvel kaç milyon kez üretildiklerinin bir önemi kalmıyor.

Checkpoint
Gerçekliğin sürekli güncellendiği bu açık dünyada farklı rollere girdim. Yan görev olarak da yoldakileri rendera bıraktım.

Pouch
Bu objeler, işlevinden soyunup, benim yarattığım anlamı giydiklerinde, daha evvel kaç milyon kez üretildiklerinin bir önemi kalmıyor.

Octuo
Gözlerimi hapseden bu yapay ışık, varoluşuma aldırmayan bu büyük vitrin, farklılığımın derisini zımparalayan bu kültür.

Mareium
İnsanı koltuk olmadan düşünebiliyorum fakat koltuğu insan olmadan düşünebilmek için koltuk olmam gerektiğini farkettim.


Moyaji
İnsanı koltuk olmadan düşünebiliyorum fakat koltuğu insan olmadan düşünebilmek için koltuk olmam gerektiğini farkettim.


Vertien
Her sabah günün menüsüne bakıp buna göre maskeler seçerdi. Çünkü figüranlar dublör kullanmaz.

Torcher
Yola çıkmak istersin; taş duvarlar önünde durur.
Terk etmek istersin; geride kalanlar uğursuz birer ruh gibi ardına eklenir.
Geçmişini tutuşturmak istersin; görünmez bir el meşaleni söndürür.
Yaratmak için, yok etmeyi göze almak gerek.
Ateşin hakkını vermek için, onun ışığında durmak gerek.


Astrok
"İlginçtir ki modern gökbilimcilere göre uzay sonlu bir alan. Bayağı rahatlatıcı bir düşünce bu. Özellikle de eşyalarını nereye koyduklarını unutanlar için."
Woody Allen

Shield Maiden
Öylece oturup seyrettik Güneş'in batışını, atomun parçalanışını, yerçekiminin ortadan kalkıp toprağı havalandırışını.


Acro
İşaret parmağının hafızasına güveniyor ve fotoğraf çekmek için yürümekten daha kısa bir yol bilmiyordu. Kamerasını açıp, pozlamasını kontrol etti. ISO: 30 milyar ışık yılı. Açılan zihniydi ve netlik sonsuzdaydı.


Heliopause
Aradan geçen yüzyıllar sonrasında, elimde yok ettiğim türlerin kostümüyle tek kişilik bir tiyatro oynamaya başladım.


Flora
Aradan geçen yüzyıllar sonrasında, elimde yok ettiğim türlerin kostümüyle tek kişilik bir tiyatro oynamaya başladım.


Rollkow
Hasat sonrası tarlayı bir kargaya emanet edip çekip gittiler. Dönmek için 200 yılları vardı şimdi.


Heyn
Ne kadar zamandır yolda olduğunu bilmiyor. Gördüğü her dinlenme noktası planlı yolculukların uğrak yeri... Çoğunluğa mantıklı gelecek bir sebeple, bir noktadan diğerine gidenlerin mecburen uğradığı mekânlar. Onun yolculuğu plansız, gideceği yer belli değil ve yolda olmasının diğerlerine mantıklı gelecek hiçbir açıklaması yok. Açıklamak isteyen kim? Yoldayken sadece gidebildiğin kadar gitmeyi düşünürsün ama sadece durunca hatırlarsın nereye ve neden gittiğini... İşte bir tane daha... Mola yerleri hesaplanabilir, fabrikasyon dünyanın bir parçası... Tatsız bir çay, tesadüfi bir yemek, pis tuvaletler ve iyi yolculuklar... Dinlenmek istemiyor. Yorgunluktan düşüp uyuyacağı bir ağaç altı ya da bir su kenarı bulana dek yoluna devam edecek.


Velv
İşaret parmağının hafızasına güveniyor ve fotoğraf çekmek için yürümekten daha kısa bir yol bilmiyordu. Kamerasını açıp, pozlamasını kontrol etti. ISO: 30 milyar ışık yılı. Açılan zihniydi ve netlik sonsuzdaydı.


Jionda
Doğduğu günden beri varlığıyla bilinci arasında bir tercih yapabileceği günü bekliyordu.
Lütfen bekleyin... Lütfen bekleyin... Şimdi karşıya geçebilirsiniz.

Documented
Düşünce, bir enerji formudur; bir yerde depolayabilir, saklayabilirsiniz ancak yok edemezsiniz, eninde sonunda ortaya çıkmasına engel olamazsınız.

Reisen
Birçok insanın emekli olunca yerleşmek isteyip yine birçoğunun bir bahane bularak yerleşmediği sahil kasabalarından birine ulaştı. Mevsimi olmadığı için tatilciler yoktu. Sadece mevsimi olmadığı için değildi aslında. Tatil çalıştıkça hak edilen ve başkaları tarafından pazarlanan bir dinlence değil miydi? Herkes çalışıyordu. Kıyıda biraz rüzgâr, bolca deniz kabuğu ve çekingen dalgalarla karşılaştı. Bungun havayı yırtan birkaç martı sesi duydu. Martılar asla emekli olmazdı. İnsanlar doğar, büyür, çalışır, bir martı gibi ekmekleri yakalar ve yaşlanınca emekli olurlar. Sadece hayaller yaşlanmıyor. Renkli şemsiyelerden birinin altına bir köpek gibi kıvrıldı, büyük bir deniz kabuğu aldı, kulağına götürdü ve içinden gelen sesi dinleyerek uyudu.


Together Alone
Ne kadar aynı fiziksel ortamı paylaşsak da nadiren bir aradayız. Burada nesnelerle aynı havayı soluyor, onları yonttukça alanımızı genişletiyoruz.
Onların şüphe götürmez somutluklarının peyda ettiği bu üç boyutlu materyal sınır, sınırsızlığa öykünen perspektiflere yuva oluyor.

Because Of You
"Kişinin egosu, bütün problemlerinin, bütün savaşların, bütün anlaşmazlıkların, bütün kıskançlıkların, korkunun, depresyonun kaynağıdır. Kendisini başarısız hissetmek, sürekli olarak diğerleri ile kıyaslamak herkesi incitir, aşırı derecede incitir; çünkü her şeye sahip olmazsın."
Osho

Brian
"Yıllar içinde herhangi bir anlık değişikliğin taze bir zihinsel enerji patlamasına yol açtığını keşfettim. Şimdi bu odadayken birazdan öbür odaya geçersem, bu bana yardımcı oluyor. Sokağa çıkarsam fazlasıyla yardımcı oluyor. Yukarı çıkıp duş alırsam, bunun da faydası büyük. Bu yüzden ara sıra fazladan duş alıyorum. Aşağıdaysam ve açmaza düştüysem, işime yarayacak olan şey yukarı çıkıp duş almak. Beni rahatlatıyor bu."
Woody Allen - "Daily Rituals" by Mason Currey

Proi
İşaret parmağının hafızasına güveniyor ve fotoğraf çekmek için yürümekten daha kısa bir yol bilmiyordu. Kamerasını açıp, pozlamasını kontrol etti. ISO: 30 milyar ışık yılı. Açılan zihniydi ve netlik sonsuzdaydı.

Rjovik
Doğduğu günden beri varlığıyla bilinci arasında bir tercih yapabileceği günü bekliyordu.
Lütfen bekleyin... Lütfen bekleyin... Şimdi karşıya geçebilirsiniz.

Ekbatop
İnsanı koltuk olmadan düşünebiliyorum fakat koltuğu insan olmadan düşünebilmek için koltuk olmam gerektiğini farkettim.

Bug
...böyle anlar dolmuşlukla başlar. Haftalar ağır geçmiş, midede sıkıntı topu birikmiştir. Sonra beklemediğin anda, ortalıkta kimse yokken, oflaya poflaya eline bir kalem alırsın ya da duvar köşesinde duran sazın teline boş vurursun ve olaylar gelişir...
Ayıldığında ortaya saçılanlara inanamazsın. Onlar hala pas parlak, sanki kalbi atıyormuş gibi hareket halinde, karşındadır. Seninse opacity hala %33'tedir. Keşke ben hiç dönmesem, siz saçılmaya devam etseniz diye düşünürsün.

The Land
Zaman ve mekan senden uzaktayken rüyanda ne görürsün?

The Dream
Zaman ve mekan senden uzaktayken rüyanda ne görürsün?

Tetoid
Gözlerimi hapseden bu yapay ışık, varoluşuma aldırmayan bu büyük vitrin, farklılığımın derisini zımparalayan bu kültür.

Im Underwater
"Don't do what you want. Do what you don't want. Do what you're trained not to want. Do the things that scare you the most."
Chuck Palahniuk

Fast Fingers
Spirit of the broken item, hear me out! We fell to pieces but let's accept it, we had a great time.

43rd Istanbul Film Festival
These lines that frame the picture, they containt the unseen.

Mano Duo
To make sure you are not dreaming, look at your hands.

Mosca
Floating is nice, but each time you lose a piece.
Did I just drop the coins?

On The Stars
"I see myself as a huge fiery comet, a shooting star. Everyone stops, points up and gasps 'Oh look at that!' Then - whoosh, and I'm gone..."
Jim Morrison

The Sky
What do you dream of when time and space are out of your reach?

Lentaa
Floating is nice, but each time you lose a piece.
Did I just drop the coins?

It Is Temporary
"I sit by the window and look out completely in vain. Something always tells me that I'll go mad the next moment. But I don't go mad the next moment. Madness would mean that I'd have to cling to something. Yet I don't cling to anything."
Kárhozat (1988)

Xuntos
Man in search of tranquility flees from other men and yearns for men afterwards. He never thought he'd want to come across someone like him on the road. Perhaps this lengthy solitude scared him. He couldn't have gone so mad as to be on a journey everyone would fear. Man rests on the road, questions, contradicts himself and wants to relax at the end of the day. He was going to be still if only he saw a silhouette or a movement. What he needed was the awareness that he wasn't all alone. Before long, he saw some people walking toward the horizon by themselves. He had his journey somewhat confirmed by their existence. He wasn't alone. Man can remain alone at most until that time when he feels he can tolerate others.

Burning Tire
In the end, we were only a handful of people to celebrate our existence; and we had forgotten all the languages we've known.

Woolgather
Who knows, maybe once upon a time, gravity too was just a figment of someone's imagination.

Flying Low
So now, imagination was a colorful machine floating in the sky.

Act
There was no place left unseen, yet humankind remained as an undiscovered continent.

Target
I've learned a lot from my mistakes. Yet my mistakes have learned more from me.

Imagine
I became a roleplayer in this open world where reality is constantly evolving. As a side quest, I rendered the ones left on the road.

Okeanos
I survived for centuries and began performing a one-man play in the flashy costumes of each and every species that I caused the extinction of.

Özgür Ruh
"Every human being is born pure before he starts life. The colour you will take is up to you in your life way. You can either go on with blue as you started or become a rainbow. Blue is the colour of purity and beginning... On the contrary to red, it is also the colour of heart at the same time. Your breath streams to live. You rise while you disperse around. As you wish...
And the hell is below all the time. It always pursues you; it's always at some part of your mind. You just wish to touch it but you take your hand back. But what if the hell is justice? You'll never be sure about that."
Şevki Orhan

Pigment
What I'm thinking or sometimes, what the material is thinking, takes form with me.

Flow
There was no place left unseen, yet humankind remained as an undiscovered continent.

Melt
What I'm thinking or sometimes, what the material is thinking, takes form with me.

Call
There was no place left unseen, yet humankind remained as an undiscovered continent.

Box
When these objects strip off their function and put on the context that I created, how many millions of times were they produced before no longer matters.

Nigoma
Friendly gatherings on the grass, horizontal or vertical journeys, colorful festivals, time passing with writings, drawings and works, tiny miracles and going out to the streets... There is always music playing in the background.

Forest Guard
"İnsan doğadan yaşar, yani doğa onun bedenidir, ölmemek için onunla daimi bir diyalog sürdürmelidir. İnsanın fiziksel ve zihinsel hayatının doğaya bağlı olduğunu söylemek, doğanın kendi kendisine bağlı olduğunu söylemektir, çünkü insan doğanın bir parçasıdır."
Karl Marx
